Karşılaşmalar
Farklı toplumsal seslerin, mırıltıların ve çığlıkların birbirini duyduğu bir karşılaşma mekanı.
İnterdisipliner
Sosyoloji kendi içine kapalı kalmayacak. Felsefe, sanat ve gündelik hayatla iç içe geçecek.
Mizah ve Muhabbet
Dükkan’ın önünde tavla da oynanır, en ağır meseleler de konuşulur. Asık suratlı olmayan bir bilim.
Neden Sosyoloji Dükkânı?
Sosyoloji, sadece sosyologlar eliyle yapılacak bir “iş” değil; sosyoloji, her yerde, hepimiz tarafından sahiplenilmesi gereken bir düşünme biçimi…
Teori ve pratik arasındaki hiyerarşiyi kaldırmak; topluma yukarıdan bakan otorite olmak yerine, “aşağıdan”, mütevazı bir yerden, sıradan hayatlarımızdan, sokaktan bakmak istedik. Bu yüzden adımız Dükkân.
Burası farklı seslerin birbirini duyduğu bir karşılaşma mekanı. Sosyolojiyi sanatla, felsefeyi gündelik hayatla buluşturuyoruz. Asık suratlı teorileri bir kenara bırakıp; “Dükkan’ın önü”nde, mizahın ve muhabbetin dahil olduğu samimi bir bilim üretiyoruz. Hem tavla oynuyoruz hem dünyayı konuşuyoruz. Hayatın içinden, disiplinlerin ötesinden sesleniyoruz.
Çalışmalarımızdan

Yabancılaşma Söyleşileri
Sosyoloji, felsefe, psikoloji, ekoloji, din, toplumsal cinsiyet, beden, sınıf, şehir, gençlik, hafıza, sanat gibi hem farklı bilimsel alanları hem de hayatın farklı veçhelerini “yabancılaşmamak” ve “kendi üzerimize düşünmek” üzerine interaktif söyleşiler dizisi.

“Aya gitsen bile” (Même si tu vas sur la lune)
Dört Suriyeli mülteci gencin sürgünle birlikte yeniden sorguladıkları kimlikleri üzerine çekilen bir film gösterimi ve yönetmen Laurent Rodriguez ile söyleşi.

12 Eylül: Bir Hayaleti Konuşmak (2. Sempozyum)
Toplumsal barış arzusu ısrarıyla, farklı kuşakların bir araya geldiği; ‘Eskilerin bitmeyen travması: Hatırlamak, hesaplaşmak, tanınmak’ ve ‘Gençlerin kimliğinde 12 Eylül’ başlıkları altında bir sempozyum. (AVİ ile birlikte)